14 Temmuz 2015 Salı

Annemin BENSİZ! Londra kaçamağı

Annem iş dolayısı ile 1 haftalığına Londra’ya gitti, gerçi sonradan aldığım haberlere göre 3 günlüğüne de kendine tatil yaparak arkadaşım Hasan Efe’lere gitmiş ve onlarla kalmış.

Tabi annem her nerede olursa olsun hep beni düşünür, benim için bol bol DisneyWorld, M&M World, Hamleys ve Harrods mağazalarını gezmiş, hediyeler almış… Canım benim yoksa kendini düşündüğünden değil J








Şansına orada olduğu zaman arkadaşım Hasan Efe’nin ilk piyano resitali varmış, ona da beraber gitmişler. Annemin dediğine göre daha Hasan Efe sahneye çıkarken bu kadar heyecanlanıyorsa acaba ilerde ben sahneye çıktığımda neler yapacak çok merak ediyorum.



Piyano resitali sonrasında atmışlar kendilerini Londra sokaklarına... Efe ben bu işe çok bozuldum, bizde seninle beraber gidelim gezelim buraları




Son gün yağmur filan olmuş biraz ama yinede bizimkilerin gezmesine engel değil. Bu sefer Efe de var yanlarında bir ben ve babam yok olmaz ki böyle... Di mi baba?


"Nanik nanik Borga.... Bak annenle ben sensiz geziyoruz... "
Offf Deniz Teyzee....


4 Temmuz 2015 Cumartesi

Canım büyükbabaannem melek olmuş

2 Temmuz Perşembe günü dedem Kanlıca’da büyükbabaannemle beraber iken büyükbabaannem melek oldu. 

Ben de büyükbabaannemi tanıdığım için çok şanslıyım. 



Her ne kadar birbirimizin kim olduğunu bilmesek bile birbirimize sımsıkı sarılıp, öpmüştük… Sanki içten içe birbirimizin kim olduğunu biliyor gibiydik.

Yolun açık olsun pamuk büyükbabaannecim… Biz seni çok sevdik, iyi ki seni tanışmışım.

12 Haziran 2015 Cuma

3. yaş vesikalık


Her sene olduğu gibi bu sene de bir vesikalık fotoğraf çektirerek 3. Yaşımı tamamlamış oldum.

Fotoğraf çekilirken bu sefer fotoğrafçı amcayı can kulağı ile dinledim ve dediklerini yaptım. Dik durdum, kafamı çevirdim, güldüm…




Bakın bakalım siz beğenecek misiniz? Annemin dediğine göre sanki 5 yaşında çocuk gibi çıkmışım.


8 Haziran 2015 Pazartesi

Borga Bobo 3 yaşında

Senenin en sevdiğim zamanı geldi...

Bende annem gibi doğumgünüm yaklaşınca bu ay benim doğumgünüm diye dolaşmaya başlayacağım sanırım...

Bu sene esasında annemlerin çok farklı planları vardı ama son anda yine bir değişiklik yaparak her sene olduğu gibi Tuzla'da babaannem ve dedemin evinde organizasyonumuzu yaptık...

Tabiki hava şansımıza yine birazcık süprizler yaptı. Sabahtan itibaren yağan yağmur öğlen durdu sonunda, acaba daha yağar mı dediğimizde pıt pıt 2-3 damla düştü. Ama arkasında açan güneş ile günümüz gayet aydınlık ve keyifli, sıcaktan bunalmadan geçti.

Fotoğraflarda yok ama partimin bitmesine dakikalar kala bir baktım süpriz olarak dedem elinde hediyesi ile çıkageldi. Hemen bir dans şov yaptım ve kendisini karşıladı. Kimse inanamadı nedense, ne var bunda sevindik işte.

Bu post için bol foto, az laf var...

Karşınızda ben... Yani doğumgünü çocuğu Borga Bobo



Kalabalık olmadan hemen aile fotolarını çekelim sonra herkesi biraraya toplamak zor oluyor

 

Soframız tamamdır, misafirlerimizi karşılamaya hazırız

Erkekler görev yerlerinde yerini aldı... Pişir babişko köfteleri

Kim inanır üniversite avlusundaki dedikoducu kızların böyle çoluğa çocuğa karışacağına

Bak Elifcim ben babam ile konuştum arabayı alırız şöyle güzel bir boğaz turu yaparız ne dersin?

Offf Handosh... Bir rahat bırak, selfie manyağı yaptın bizi

 Pastam her sene olduğu gibi yine Pelin Abla (Simosi Cake) tarafından hazırlandı. Konsepti en sevdiğim inşaat temalıydı, sanırım büyüdüğümde müteahhit olacağım.

İyi ki doğdum bennnnn.... İyi ki doğdum bennn.... 

Ve tabiki o minik eller pastanın üzerini saniyeler içerisinde pırıl pırıl yapar

Hepberaber ailecek bir hatıra foosu alalım lütfen

Bu çocukları bu kadar düzenli ve uslu tutan nedir acaba?

Tabiki Pinyata :) Hadi Badecik...

Kibar Elif iş başında

Sıkı tut baba çok sert vurucam

Irmak kız pinyata bu karşısında bale yapmaya gerek yok ki

Alya kuş isabetli bir vuruş yapıyor 

Ve güçlü Emrişko sonunda Pinyata'yı patlatıyor

Heyooooo.... Kapışın hediyeleri

Doğumgünüme iyi ki geldiniz, hepinizi çok seviyorum. Seneye görüşmek üzere

1 Haziran 2015 Pazartesi

TSAG Çocuk Şenliği

Annemin şirketinin her sene olduğu gibi bu senede harika bir çocuk şenliği vardı. 

Çok önceden heyecanlanarak annem, ben ve babam ile kayıt olduk. Son dakika babam işleri yüzünden gelememiş olsa bile bu annemi yıldıramadı. 

Annemin arkadaşı Ülkü abla ve oğlu Mert Abi ile atladık arabamıza ve düştük Sarıyer – Event Garden yollarına.

Tam vaktinde vardık derken o da ne zaten herkes çoktan gelmiş, otoparklar dokmuş, insanlar uzun sıralar oluşturmuş bile. Hemen bizda arabamıza biryer bulup kendimizi sırada bulduk. Kaydımızı tamamladıktan sonra işte içerideydik.

Kocaman bir alana yayılmış tren, şişme parkurlar, top havuzu, dönmedolap, atlıkarınca, pamuk şekerci, wafflecı, mısırcı ve kağıt helvacı amcalar….

Bütün gün annemin tabiri ile kendimi deli danalar gibi oradan oraya vurdum. Kim tutabilir bugün benim günüm ne de olsa…

Önce alışma turları için trendeyim…



Sonrasında ver elini şişme parkurlar, bunlar bir harika dostum… Mutluyum…





Biraz sakin takılmak adına uçan salıncaklara, atlı karıncaya binelim bari… Dinleniyorum.



Hayallerimdeki meslek itfaiyeci olmak... Boyumun biraz daha uzaması lazım tabi...


Zıp zıp zıp... Uçuyoruz... Zıplıyoruz...



Son olarak binlerce top bir anda ortalığa atıldı… Olleeeeyyyy herkes alabildiğinde topluyor, kolları yettiğince kucaklıyor topları… Ben bile minicik kollarım ile 2 tane kaptım valla…



Ve günün sonu geldiğinde arabaya binerek daha otoparktan bile çıkmadan sızarak uyuma rekorumu kırıyorum.




Teşekkürler Turkcell, teşekkürler TSAG iyi ki varsınız… Seneyi heyecan ile bekliyorum.