gezi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
gezi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

24 Ocak 2015 Cumartesi

Park denetim ekibi

Evin çevresinde o kadar fazla gidilecek park olunca haftasonları hiç planımız olmasa bile annemi takıyorum peşime başlıyoruz parkları dolaşmaya.

Bu ara favorim yeni keşfettiğim uzak park ve sallanan köprü. Bazen geçmek çok kolay olsada bazen korkmaya devam ediyorum.


Kriton Curi parkında boyumdan büyük merdivenlerde hoplama zıplama...


Sonra annemle beraber şımarık selfie'ler


Ne de olsa babamın oğluyum biraz balık tutalım


16 Şubat 2014 Pazar

Borga Bobo'nun İstanbul Akvaryum ziyareti

Pazar günü babamın dönüşü ile beraber anneannem ve dedeminde bizde olmasını fırsat bildik. Güzel bir kahvaltıdan sonra erkenden Florya'daki İstanbul Akvaryuma gezmeye gittik.
İlk kez akvaryuma gittiğim için ne ile karşılacağım hakkımda hiçbir fikrim yoktu.


Evet biraz şaşkınlık ve su algım ilk başta olmadığından balıkları uçuyor zannederek vuuuu vuuu diye uçak sesi çıkarmam oldu.


Biraz ortalıkta koşturdum ama kontrolüm zor olduğu söylendiğinden sonrasında tekrar pusetimdeki yerimi aldım.






Bu büyük ve şişman olan uçak tam benlik!

Abba ile bak bak biraz bayıldık sonlara doğru artık.

Dedeminde en çok ilgisini yağmur ormanları çekti. Havası biraz sıcak ve rutubetliydi ama kısa sürdü zaten.

Genel olarak annemlerin düşüncesine göre mekanın büyüklüğü fazla ama akvaryumlar hemen hemen Bayrampaşa Forum İstanbul'daki Aquazoo ile aynı. Hatta Aquazoo daha derli toplu olduğundan ve akvaryumarın araları bu kadar geniş tutulmadığından gezmesi daha keyifli.

28 Kasım 2013 Perşembe

Adavapuru yandan çarklı

Annem uzun zamandır adaya gidelim, vapura binelim, bisiklete binelim, faytona binelim diyip duruyordu. Bu haftasonu baktılar hava güzel. İstanbul kalabalık hadi dediler Ada için gün bugündür. 

Atladık önce arabaya sonra vapura vardık Büyükadaya. 



Önce bir düşündük ne yapsak fayton mu bisiklet mi diye. Annem babamı kandırdı ve hemen gittik bisikletçiye. Çocuk koltuklu bir bisiklet istedik. Şansımıza pembe bir bisiklete takılı koltuğumuza kavuştuk. 

İşte aşagıda gördüğünüz şekilde koltuğuma yerleştim ve ada turu başladı. 


Kırbahçesi gibi biryerde mola verdik. Annemler kahvelerini içerken bende çimenlerde koşturup kedicikler ile oynadım. Kediciklerden biri beni çok sevmiş olacak ki peşimi bırakmadı, atladı kucağıma. Sarıldım, öptüm, mıncıkladım bol bol. 


Bisiklet turumuzun sonuna yaklaşırken bir aile fotoğrafı çektirdik. Ama fark edeceğiniz üzere ben o arada sızmıştım. 


Bakınız Şekil 1A bisiklet arkası uyku modum. 


Güzel hava, bol güneş, bol oksijen, hayvanlar, bisiklet, çimenler, vapur, deniz, martılar. Bu Ada bir harikaymış!!!

13 Ekim 2012 Cumartesi

Borga'nın Bodrum kaçamağı

Bodrumdan döneli daha 10 gün olmasına rağmen babamın şirketinin Bodrum Rixos'daki organizasyonuna annemle beraber bende dahil oldum.

Zaten babam artık anneme sen bu çocuğun göbek bağını Bodrum'a mı attın diye soruyor.

"Ne göbeği?!?, ne bağı?!?, bana sormadan kim neyi atıyorr!!!"

Bodrum'a geldiğimi duyan anneannem ve dedemde hemen geldiler benim yanıma onlarla bol bol vakit geçirdim. Hatta annem ve babam gece Körfez diye bir yere gideceklerinden beni anneannem ve dedemle eve yolladılar. Benimde canıma minnet ohh gittim odamda yatağımda rahat rahat uyudum.


 
Sabah uyandık hemen gezmeye çıktık bi baktım annem dayanamamış sabah erkenden gelmiş yine yanıma. Beraber vakit geçirip yattık uyuduk hemde 2,5 saat. Annem inanamadı bu kadar uyuduğuma.

Uyandığımda koca bir kase elma püresi yedim ve keyif yaptım. Annem beni yine bıraktı kaçtı ama keyfim son derece yerinde olduğundan hiç ses çıkaradım.

Benden onlara bir gece daha izin, rahat rahat gezsinler uyusunlar.

24 Ağustos 2012 Cuma

Çarşı gezmeleri

Akşamları sıcak biraz geçtikten ve etraf çok kalabalık olmadan önce Bodrum'un ışıl ışıl sokaklarında dolaşmaya çıkıyoruz.
Etrafı seyredip kendimden geçiyorum.
Bi sağa bakıyorum bi sola, bi sağa bi sola ...

7 Ağustos 2012 Salı

Borga Bodrum geceleri ile tanışır

Gündüz Bodrum denen yer biraz sıcak olduğundan evde vakit geçiriyoruz akşamları annem beni atıyor arabaya gezmelere gidiyoruz.

İlk gece gezmem annemlerin çok sevdiği Deniz Feneri restoranına oldu, oradan çıkışta marinada biraz gezdikten sonra annemin kuzenleri ile buluştuk ve Kahve Dünyasında oturduk.

Sonraki akşamlarda ise Sünger pizzada yemek yedik, marinada dolaştık hatta bir akşam dedemin arkadaşı Sarper amcayı dinlemeye bile gittik.

Bende uslu uslu arabamda etrafı seyrediyorum, uyuyorum.

1 Temmuz 2012 Pazar

Haftasonu çok gezdik

Artık 25 günlük kocaman bir bebek olduğumdan dolayı rahat rahat dışarı çıkabiliyorum. Tabi bunu duyan annem ve babam işi birazcık! abarttılar...

Cumartesi günü önce Cadde'de Yaprak ailesi ve arkadaşım Bade ile buluşup biraz yürüyüş yaptık.


Babam ve Başar amcam bizlerle hava attı resmen herkeslere...

Sonrasında Eda halamla beraber Carribou'ya gittik. Cadde'yi gören güzel bir masaya yerleştik.


Annemler kahvelerini içtiler bende sütümü, tabii sonrasında küçük bir operasyon yapmak gerekti :)


Hızını alamayan annemler akşam yemeği içinde Handosh ile beraber Köşebaşı'nda yemeğe gitmeye karar verdiler. 


25 günlük çocuğu rakı masasına meze yaptılar...

Pazar günü biraz daha insaflı davrandılarda beni fazla yormadılar. Havanın biraz serinlemesini bekledikten sonra sahile indik. Çimenlerde oturduk.

Sonra arkadaşım Bade'nin gelmesi üzerine Zanzibar'a gittik. Orada uslu uslu oturdum... Evimize geldik, banyomu yaptım, yemeğimi yedim ve yattım.






18 Haziran 2012 Pazartesi

Babalar günü ve haftasonunun ardından

Bugün tam 13 günlük olduk. Hayata adaptasyon sürecimiz hem bizim hemde Borga için devam ediyor.
Haftasonu doktor harici babalar günü olması bahanesi ile ilk gezmemizi yaptık ve babaannemizin Tuzla'daki yazlığına kahvaltıya gittik.